Sevdiklerim için yemek yapmaya niyet etmiştim,
Zikir olsun diye.
Pirinç ayıklıyordum.
Bir de baktım ki küçük bir kurtçuk!
Oradan oraya hareket ediyor,
Sanki özgürlüğünü kutlar gibi.
Hangi pirinç tanesine sığınmıştı?
Hangi boşluk onlara yardım etmişti?
Yardım etmişti de nefes alabilmişti…
Direniyorum, yılmıyorum, tutunuyorum,
Umudumu yitirmiyorum diye fısıldadı sanki…
Paketin içinde sıkışıp kaldım ama elbet,
Özgürce dolaşabileceğim istediğim yerde diye,
Öyle içten haykırmıştı!
Haykırışı öyle kuvvetliydi ki,
Cılız bedenine meydan okuyordu.
Sonra,
Peçete ile almaya çalıştım onu.
Korktu ve kaçtı.
Merak etme dedim, incitmem seni.
Duydu sanki!
Hemen, nazlı bir şekilde peçeteye doğru yeltendi.
Kapının kolunu nazikçe açıp
Dışarıya kanatları ile saldım onu.
Dua ettim usulca.
Kimsenin seni ezip incitmeyeceği yere git, dedim!
Çünkü biliyorum, o yolunu bulur.
Umudu onun yoldaşı olmuş ve hep de olacak.

23.08.2021 18.07


Yorum bırakın

BİŞNEV DERGİ sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et